Yunanistan’da Göçmen Olmak Zor
Yapılan etkinlik hakkında bilgi veren İskenderun Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi Müdür yardımcısı Hanefi ZOBAR, bir haftalık süren çalışma ile göçmen öğrencilerin Yunanistan Eğitim Sistemine nasıl entegre edildiklerini incelediklerini belirtti. Yunanistan’da mülteci olmanın zorluklarına dikkat çeken ZOBAR, sözlerine şöyle devam etti. “ Yunanistan’da mülteciler kamplarda kalıyor. Kamplarda kalan öğrenciler okula geliyor ve her gün 3 saat Yunanca eğitim alıyor. 3 saat ders sonunda, diğer derslere Yunan öğrencilerle birlikte girip, hem müfredat derslerini öğreniyorlar hem de diğer öğrencilerle kaynaşıyorlar. Irak, Pakistan,Afganistan ve Suriye’den gelen öğrenciler yoğunlukta olsa da, Ukrayna-Rusya arasında yaşanan gerginlik, Ukraynalı aileleri de Yunanistan’a göçe zorlamış durumda. Gittiğimiz 3 okulda bu ülkelerden öğrenciler mevcut durumda.Okulda öğrenme güçlüğü çeken öğrenciler için kamplarda da yardımcı öğretmenler görev alıyorlar.”
Türk Sevdalısı İnsanlar
Okullarda ve bulundukları şehirde yaşayan halk tarafından ilgi ve sevgiyle karşılandıklarını belirten ZOBAR, “ Gittiğimiz her yerde Türkçe konuşan ve Türkiye sevdalısı insanlarla karşılaştık. Hatta nüfus mübadelesi yıllarında, oralara taşınmış Türklerle sohbet ettik. Okullarda, öğretmen ve öğrenciler bizi evimizde gibi hissettirdiler. Kendilerine teşekkür ediyorum. Faydalı ve başarılı bir hafta geçirdik. Bu projede emeği geçen Hatay İl Milli Eğitim Müdürümüz sayın Mesut ÇERKO’ya ve İl Proje Ekibine teşekkür ediyorum.” diye ekledi.
“Atatürk Evi Ziyaretini Unutmayacağım”
Diğer öğrenciler gibi hayatında ilk kez yurtdışına çıktığını söyleyen İskenderun Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencisi Feyza Nur TUĞ, “ Yunanistan’ın Serres şehrine gittik. Serres Selanik ve Kavala şehirlerinin ortasında bir şehir. 3 tane okulda proje çalışması yaptık. Türkiye’yi köprü olarak kullanıp, Yunanistan’a gelen öğrencilerle hem Türkçe hem İngilizce konuşarak, eğitimleri hakkında bilgi aldık. Projeden arta kalan zamanlarda, Kavala ve Selanik şehirlerini de ziyaret etme fırsatı bulduk. İki şehrin güzelliği de bizi büyüledi. Birçok tecrübe ve anı biriktirdik. Ama benim hiç unutmayacağım anılar arasında ülkemizin kurucusu, Ulu Önder Atatürk’ün Selanik şehrinde doğduğu ev oldu. Evde bizleri Türkiye Selanik Konsolosluğu Konsolos Yardımcısı Sayın Rıfat Erçin AYDEMİR bey karşıladı. Bizimle ilgilendi, sohbet etti. Kültür Bakanlığı Cumhuriyet Müzesi görevlisi Sıdıka IŞILDAK hanım bizlere evin tarihini anlattı. Kendilerine çok teşekkür ediyorum. Ayrıca proje ile bize yeni ufuklar açan öğretmenlerimize, Hatay İl Mili Eğitim Müdürlüğümüze ve Türkiye Ulusal Ajansı’na teşekkür ediyorum.” dedi.